Yayınlanma:
/ Son Güncelleme:
Azerbaycan’ın Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını ilan etmesinin ardından 14 Ocak 1992’de Bakü’deki Türkiye Cumhuriyeti Başkonsolosluğu’nun büyükelçiliğe dönüştürülmesiyle başlayan diplomatik ilişkiler, aradan geçen 30 yılda her geçen gün “bir millet, iki devlet” ilkesiyle geliştirilerek müttefiklik düzeyine çıkarıldı.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 30. yıl dönümü dolayısıyla tebrik mesajı gönderdi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, mesajda şu ifadelere yer verildi:
“Sayın Cumhurbaşkanı,
Değerli kardeşim,
Azerbaycan Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 30. yıl dönümünü dolayısıyla sizi ve kardeş Türkiye halkını içtenlikle kutluyor, en iyi dileklerimi iletiyorum.
14 Ocak 1992’de kardeş Türkiye ile diplomatik ilişkilerin kurulması, Azerbaycan Cumhuriyeti tarihinde önemli bir olay olmuştur. 20. yüzyılda ikinci kez bağımsızlığını kazanan Azerbaycan’ın ilk önce Türkiye tarafından tanınması, ardından diplomatik ilişkilerin kurulması, gerçek bir kardeşlik ve dayanışma örneği olarak halkımızın milli hafızasına ebediyen kazınmıştır.
Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinin geçen bu süre zarfında büyük bir gelişme kat ettiğini büyük bir gururla belirtmek isterim. Ülkelerimiz, tarihi sınavlardan onurlu ve alnı açık bir şekilde geçmiş, ‘tek millet, iki devlet’ sloganının ruhuna bağlılıklarını bir kez daha teyit etmiş ve onu yaşatmıştır.
Halklarımızın asırlardan asırlara geçen birliği, kardeşliği ve dostluğu gibi sağlam temeller üzerine inşa edilmiş devletlerarası ilişkilerimiz bugün en üst düzeydedir. Kardeş ülkelerimizin gerek siyasi, ekonomik, ticari, kültürel, enerji, askeri, teknolojik ve diğer alanlarda karşılıklı fayda sağlayan işbirliği, gerekse uluslararası kuruluşlar çerçevesinde başarılı işbirliğinden memnuniyet duyuyoruz. Gerçekleştirdiğimiz büyük enerji, ulaşım ve altyapı projeleri, ortak girişimlerimizin ve ortak çabalarımızın gerçek bir şaşasıdır. İkili işbirliği temelinde elde ettiğimiz eşsiz başarılar, ülkelerimizin kalkınması, halklarımızın refahı, bölgemizde huzur ve istikrarın tesisine katkıda bulunmaktadır.
Tüm Türk dünyasının kadim kültür merkezi Şuşa şehrinde geçen yılın haziran ayında müttefiklik ilişkilerine dair beyannamenin imzalanması, sarsılmaz birliğimizi bir kez daha doğrulayan önemli bir tarihi adımdı. Bu belge, Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinin gelişiminin kavramsal yönlerini belirleyerek, gelecek ortak başarılarımızın önünü açan yeni bir aşamanın temelini atmıştır.
Değerli kardeşim,
Dünyada benzeri olmayan, dostluk ve kardeşliğin en güzel örneği olan Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinin, müttefikliğinin gelişiminde ve güçlenmesinde hizmetleriniz çok eşsizdir. Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün sağlanması konusundaki kararlı ve net tavrınız, haklı davamıza verdiğiniz tereddütsüz desteğiniz bize her zaman ilham ve ek güç veriyordu. Azerbaycan halkı, 44 günlük Vatan Muharebesi’nin ilk saatlerinden son dakikalarına kadar sizin, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve kardeş halkın sergilediği manevi desteği ve dayanışmayı asla unutmayacaktır. Bugün de işgalden kurtarılmış toprakların imarında Türkiye ile omuz omuza çalışmak bizi çok memnun ediyor. Biz de her zaman bütün konularda kardeş Türkiye’nin yanında olacağız.
Bugünün gerçekliği ve halklarımız için gurur kaynağı olan örnek Azerbaycan-Türkiye birliği ve kardeşliğinin gelecek nesillere stratejik bir yol haritası, ebedi ve sarsılmaz bir miras olarak kalacağından eminim.
Sizi bu önemli tarihi yıl dönümünü dolayısıyla bir kez daha içtenlikle kutluyor, sağlık ve çalışmalarınızda başarılar, kardeş Türkiye halkına ise huzur ve refah diliyorum.”